Itemshop Güncellemesi: Black Day (Kara Gün) & Siyah Eşyalar!

Black Day’le ilgili en iyi şey nedir? Doğru, sadece şu anda ve sadece kısa bir süreliğine mevcut olan siyah eşyalar pek tabii! O halde herkesin Black Day’i kutlu olsun! Romantizmi ve aşkı boşverin, şimdi siyah eşyaların zamanı! Florensia’da şimdiye dek hiç rastlamadığınız türde, en iyilerden oluşan 33 siyah eşyalı seçki karşısında büyülenmeye hazır olun.

Bizi iyi dinleyin, bekarlar! Sevgililer Günü sebebiyle etrafı saran güzelim kiraz çiçekleri ve aşk havası artık sona erdi, şimdi savaş alanına ve yumruk yumruğa aksiyona geri dönüyoruz! En etkileyici siyah eşyalardan giyin ve düşmanlarınızı zorlayın, mistik ve karanlık bir ruha bürünün ve tüm savaşlarda öne geçin.

Siyah hiç bu kadar güzel olmamıştı: Siyah eşyaları şimdi alın, çünkü 21 Nisan’da Itemshop’tan kaldırılacaklar!

Ayrıca, Itemshop’ta 20,000 AP harcayanlara özel, ücretsiz eşyaların da yer aldığı özel indirimden haberdar mısınız? Daha fazla bilgi almak için haberleri okuyun!

Siyah eşyaların tadını çıkarın!
Florensia Ekibi

Not: Erişte, geleneksel Black Day yiyeceğidir. Şu an Itemshop’ta hangi Noodles Headmount‘un mevcut olduğunu tahmin edebilir misiniz? Evet doğru, siyah olanlar!

6Gb/sn SATA ve SAS: Bilmeniz gerekenler

3Gb/sn’lik arabirimlerin kısıtları gözönünde buludurulduğunda endüstri şimdi daha hızlı ve daha verimli ürünlerle 6Gb/sn’lik SATA ve SAS arabirimlerine geçişe hazır gözüküyor.

20 sene önce paralel SCSI ve paralel ATA tasarlandığında IT altyapısındaki rolleri esas itibariyle çok farklıydı: sunucular SCSI depolamanın sunduğu hız ve güvenilirliğe ihtiyaç duyuyorlarken masaüstü bilgisayarlar daha ekonomik olan ATA depolamaya bel bağlıyordu. Ancak daha yüksek işlem hacmi arayışıyla birlikte paralel depolama arabirimleri problemli hale geldi. Bunun tersine seri arabirimler büyük sıçramalarla büyüyordu. Daha basit, daha hızlı ve daha sağlam olan seri mimari kesinlikle geleceğin dalgasıydı ve böylece SATA (Seri ATA) ve SAS (Seri Bağlı SCSI) doğdu.

Bugünün arabirim dünyası

Bugün PC’ler için üretilen sabit diskler , SATA 3Gb/sn arabiriminin sınırlarını zorlamıyor olsa da bunun uzun zaman almayacağını tahmin etmek zor değil. Seagate®, sabit disk transfer hızlarının 2011 ortalarında 250Mb/sn’yi geçeceğini tahmin ediyor. Arabirimin getirdiği kısıtlarla SATA 3Gb/sn bağlantılarının daha fazla performans iyileştirmesini mümkün kılmayacağı  kesin. Aynı zamanda veri merkezi sunucularına ve depolamasına yönelen artan talep, 3Gb/sn SAS arabiriminin sınırlarını zorlayacaktır. Veri ve dijital içerikte gerçekleşen patlamayla veri bütünlüğü, ölçeklenebilirlik ve performans açısından kurumsal depolama hep daha fazla taleple karşılaşıyor; tüm bunları yaparken aynı zamanda düşük güç tüketimi  sunmak da önemli hale geliyor. Bu zorluklar gözönünde bulundurulduğunda endüstrinin neden şimdi SATA ve SAS depolama arabirimlerine geçişe hazırlandığı anlaşılıyor.

6Gb/sn evrimine başlayın.

SATA 6Gb/sn – masaüstü müşterileri için avantajlar

SATA 6Gb/sn kullanarak masaüstü müşterilerin en son nesil SATA 3Gb/sn arabirimine göre elde edebileceği avantajlar anında gerçekleşiyor.   Oyun, dijital video ve ses gibi önbellek ihtiyacında olan masaüstü uygulamaları SATA 6Gb/sn’in sunduğu avantajlardan anında yararlanacak. Uygulama talep etmeden önce bilgi önbelleğe depolandığında HDD medyadan bu verinin çekilmesinde gecikme yaşanmaz. Bu durumlarda SATA 6Gb/sn’in sunduğu yüksek transfer hızlarından faydalanılabilir.

6Gb/sn SAS – kurumsal müşteriler için avantajlar

6Gb/sn arabirimi içeren  yeni SAS-2 standart spesifikasyonun yeni lansmanı ile SAS, gözünü veri merkezinin üst düzey arabirimi olan Fiber Channel (FC)’a dikerken, kurumsal depolamanın kurallarını tekrardan yazma potansiyeli taşıyor. FC arabirimi ile etkin bir şekilde rekabet edebilmek için 6Gb/sn SAS, ölçeklenebilirliğini standart zonlama ve kendiliğinden yapılandırılan genişleticiler sunan  daha büyük ve zengin depolama topolojileriyle geliştiriyor. Böylece sunucu başına daha yüksek kapasite sunarak genel sistem performansını sunucunun I/O taleplerini daha fazla sabit diske dağıtarak iyileştiriyor.

SCSI Trade Derneğine göre, “6Gb/sn SAS, 3Gb/sn SAS’ın ötesinde çok gelişme sunuyor. Bağlantı başına daha geniş bant aralığı, daha yüksek ölçeklenebilirlik ve gelişmiş özellikler. 3Gb/sn SAS kullanan modeller 6Gb/sn SAS içerisinde tutulurken, 1.5Gb/sn ve 3Gb/sn SAS/SATA uyumluluğu da devam ediyor. İlk nesil 3Gb/sn SAS’ın ötesine geçen birçok hedeflenen iyileştirme gerçekleştirilirken kurumsal depolama kullanıcılarına SAS teknolojisinin ihtiyaçlarını karşılamaya devam edeceği garantisi veriliyor.”

Seagate ve Seri 6GB/sn arabirimleri

  • SATA 6Gb/sn ilk olarak 2.0TB Seagate® Barracuda® XT sabit diski ile birlikte geçen Eylül ayında sunuldu.
  • 6Gb/sn SAS ilk olarak  10K- ve 15K-RPM Seagate Savvio® ve Cheetah® kurumsal diskleri ile 2009’un ilk aylarında sunuldu.
  • Bugün, Constellation™ (2.5‐inç nearline) ve Constellation™ ES (3.5‐inç nearline) diskleri geleneksel 3Gb/sn SATA arabirimine ek olarak yeni 6Gb/sn SAS arabirimini sunuyor.

H1N1

Grip, aslında her yıl salgınlar yaparak ortaya çıkan ve mevsimsel grip (Influenza) olarak adlandırılan bir hastalık. Bu virüsün çeşitleri var. Her yıl, o yıl içinde salgın yapma potansiyeli olan virüslere karşı aşı hazırlanarak uygulanıyor. Virüs bazen içerik değiştirerek, değişik hayvanlardaki özellikleri de alıp daha dirençli hale geliyor ve salgınlar yapabiliyor (Kuş gribi, domuz gribi vs.). İşte şimdi tüm dünyanın gündemini meşgul eden virüs de böyle.

Grip, yüksek ateş, yaygın kas ve eklem ağrıları, baş ağrısı, öksürük gibi belirtilerle seyreden; ama hastayı bir hafta kadar yatmak-iş gücünden ayrı kalmak zorunda bırakan bir hastalıktır. Gripte tehlikeli sonuçlar çoğu zaman, hastalığın vücut direncini düşürmesi sonucu üstüne eklenen diğer enfeksiyonlar nedeniyle ortaya çıkmaktadır. Bu yüzden de, kişilerde önceden mevcut olan, diabet, kronik akciğer, kalp, böbrek, karaciğer hastalıkları, bağışıklığı etkileyecek kortizon vb. ilaçlar kullananlar gibi, vücut direncini düşüren bir hastalık varsa, bu kişilerde grip hastalığı özel önem arz etmektedir.

Bütün hastalıklarda olduğu gibi Domuz Gribi’nde de önemli olan, hastalığa yakalanmaktan korunmaktır. Bu, kişiyi koruduğu kadar hastalığın yaygınlaşmasını da önleyecektir..

  • Toplumumuz için bir kültür halinde olan öpüşmek, sarılmak gibi fiziksel yakın temaslar yayılım için riski artırmaktadır.
  • Bulaşma hava yolu ile ve hasta temasıyla direkt olarak ve ayrıca hasta teması olmuş yüzeylerden olmaktadır. Bu yüzden de eller bulaşma için özel önem arz etmektedir. Ellerimizi her zamankinden fazla yıkamaya özel önem göstermek tahmin edilenden çok fayda sağlayacaktır. Özellikle toplu taşıma araçları, toplu yerlerde çalışma sonralarında ve eve geldiğimizde elleri sabunlu suyla yıkamayı alışkanlık haline getirmeliyiz.
  • El yıkama olanağı olmayan hallerde, el dezenfektanlarının kullanımı da iyi bir koruma sağlayacaktır. El dezenfektanlarının kullanımının asla EL YIKAMADAN DAHA ETKİLİ OLMADIĞININ BİLİNMESİ GEREKMEKTEDİR.
  • Öksürürken ve hapşırırken, tek kullanımlık kâğıt mendil kullanılmalı, ani hallerde, ele değil de kol içine hapşırmalı
  • Çocuklar, hastalığı taşımada önemli bir kaynaktır, bu önlemleri onların da almasını sağlamalıyız

Şu ana kadar yapılan incelemeler, hastalığın özellikle çocuklar ve 24 yaşına kadar olan gençlerde kolay yayıldığı, hamilelerde ise daha riskli olduğunu göstermiştir. Erişkinlerde muhtemelen daha önceki yıllarda, yapısı benzer bir virüsle karşılaşmış olmanın yarattığı bağışıklık nedeniyle, yayılmanın daha az olduğu belirlenmiştir.

Sağlıklı bireyler için domuz gribinin korkutucu bir hastalık olmadığını, virüse karşı en etkili savunma mekanizması olan vücut direncimizi sağlam tutacak beslenme, iyi ve yeterli uyku, gerekiyorsa vitamin (doğal/ilaç) desteğiyle koruma tedbirlerini gereğince uygulayabilirsek üzerimize düşeni yapmış olacağız.